27 Aralık 2014 Cumartesi

Balonlarla Sulu Boya


Ege Deniz, bugün balonlarla sulu boya yaptı...
Balonların içerisine su doldurup, fırça yardımıyla sulu boyayla renklendirdim. sonra biraz şişirip bağladım. Resim kağıdımızı da yere yapıştırıp sabitledikten sonra balonların altlarını iğne yardımıyla deldim.
Ege Deniz'e balonları sıkarak kağıda nasıl akıtacağını gösterdikten sonra kendisinin yapmasını istedim. Ege çok şaşkındı, çünkü daha önceden balonlarla oynarken hiç böyle renkli sıvılar akmamıştı... Balonların hepsini tek tek sıkarak el kaslarını çalıştıran Ege, yeni ve farklı etkinliklerle hayatın renklerini keşfetmeye çalıştı. 
Yarım saat oynadıktan sonra sıkılmasıyla birlikte, etrafa dağılan balonları tek tek kutumuzun içerisine toplayan Ege Deniz benden büyük bir aferin alarak etkinliği sonlandırdı.

Sevgilerle...
Meltem LÜLE

25 Aralık 2014 Perşembe

Halı Serme



Ege Deniz, artık 1 yaşında ve artık günlük yaşam becerilerine hız vermeye karar verdik. Bugün temizlik sonrası halıları sermek Ege Deniz'e düştü. Hem el, kol kaslarımızı çalıştırdı, hem eğlendi, hem de anneye günlük ev işinde yardım etti...


Sevgilerimle
Meltem LÜLE



21 Aralık 2014 Pazar

Jöle Duyusalı


Ege Deniz'e kırmızı renkte hazırladığım jöle ile dinazor çağına yolculuk yaparak keyifli bir duyusal çalışma yaptık. İlk dokunuşları tereddütlüydü. Ege yeni bir doku keşfediyordu ve anlamak için biraz zamana ihtiyacı vardı. Tereddütlerini aştıktan sonra, ağacı ve dinazorları tek tek çıkarıp tekrar sabitledi. Bunun keyfini çıkarırken ben de bir yazdan dinazorları ve ağacı anlattım. Dinazorlarını incelerken beni de dikkatli bir şekilde dinleyen Ege Deniz sonunda oyuncakları kenara atıp, jöleyi yakalamaya çalıştı. elinden kaydırdı, ufaladı, etrafa dökülenleri kaba tekrar koydu. Arada tadına da bakmayı ihmal etmedi. Biz inanılmaz keyifli zaman geçirdik. İlerleyen zamanlarda da yeşil renkli jöle ile orman duyusalı yapmayı plan listeme ekledim.




Sevgilerimle
Meltem LÜLE

18 Aralık 2014 Perşembe

Parmak Boyası


Ege Deniz'le 7. ayda pekmezle başladığımız resim çalışmalarına 12. ayımızda parmak boyasıyla devam etmeye başladık. Üst baş, el kol, ayak, her yeri boya olan Ege Deniz keyifli bir zaman geçirdi ve böylelikle bizim de ilk sanatsal çalışmamız ortaya çıktı.


Sevgilerimle
Meltem LÜLE


15 Aralık 2014 Pazartesi

Pamuk Deneyi




Ege Deniz'in ilk deneyi pamuğun suda değişen dokusu...
Ege ile yeni dokuları keşfetmeye devam ediyoruz. Yaşımızın ilk günlerinde şeffaf kaba koyduğumuz pamuğa dokundu, yoldu, ağzına soktu, salladı. Daha sonra hazırda bulundurduğumuz su ile pamuğu ıslatarak farklı bir dokuya geçiş yaptık. Ege Deniz aynı maddenin farklı bir dokuya geçmiş olmasına şaşkınlıkla tepki verdi. Islanmış pamuğu yolamadı, bastırdıkça su çıktı oysa 5 dakika önce hepsini yapabiliyordu. Şaşkınlığı geçince elinde oluşan pamuğu itina ile inceledi. Daha sonra eline biraz ıslak biraz kuru pamuk vererek karşılaştırmasını sağladım. Bu süre içerisinde de pamuğun değişen dokusunu anlattım. Şaşkınlıkla geçen 20 dakika bize aynı maddenin değişen dokusunu öğretmiş oldu.


Sevgilerimle
Meltem LÜLE



5 Aralık 2014 Cuma

Traş Köpüğü Duyusalı







Ege Deniz ile 11. ayımızın sonlarına gelirken ne zamandır istediğim traş köpüğü duyusalımızı sonunda yaptık. İlk başta elini dokunduran Ege Bey dokunduğu şeyin dokusuna anlam veremedi. Eee O da haklı hergün dokunduğu sehpa kadar sert değil, dokunduğu su kadar sıvı değil, değişik bir doku keşfediyor. Yaklaşık 20 dakika eline bulaşan traş köpüğüne şaşkın şaşkın bakarak, yüzünü ekşittikten sonra ellerini sıkarak köpüğün akışkanlığını kavramaya başladı. Yarım saat sonunda el, ayak hepsi traş köpüğüne bulaşmış bir şekilde etkinliğinin keyfini çıkarmaya başladı. Daha sonra bir kısmına da kırmızı parmak boyası ekleyerek renkli dokular yarattık.
Biz 2 saat boyunca traş köpüğüyle oynayarak harika bir zaman geçirdik.
Umarım sizler de keyifli dakikalar geçirerek bebeğinizle yeni dokular keşfedersiniz.


Sevgilerle,
Meltem LÜLE

24 Kasım 2014 Pazartesi

Aktarma



Ege Deniz'in, oyuncaklarını kullanarak, el yardımıyla aktarma yapmaya çalıştık. Baya ilgilense de sonlara doğru kutularımızı iç içe toplayarak, şeffaf kutuları boşaltıp, ters çevirerek elleriyle vurarak müzik yapmayı tercih etti.


21 Kasım 2014 Cuma

Kadıköy Anneleri Oyun Grubu


Uzmanlar bebeklerin 6. aydan sonra ay gruplarıyla sosyalleşmesini önermektedir. Biz de oğlumla her fırsatta oyun gruplarının tadını çıkarmaya çalışıyoruz. 
Bebeklerin sosyalleşmesi, gelişimleri için ciddi bir önem arz etmektedir. Özellikle taklit etme dönemine girmiş çocukların birbirinden öğrenecek ne kadar çok şeyi olduğunu tahmin bile edemezsiniz. Birbirlerinin seslerini taklit etmek, hareketlerini taklit etmek bebeğinizin motor gelişimi için çok önemlidir.
Bu fotoğraf, Kadıköy Annelerinin oluşturduğu oyun grubundan anı olarak kaldı bize.
Bu buluşmada Ege Deniz, fotoğrafta yer alan Ece, Leyla, Yaman ve Cem bebekten bir çok şey görerek hafızasına kaydetti. Mesela dünya tatlısı Ece'den kafa sallamayı öğrendi... Cem bebekten top atmayı büyük bir şaşkınlıkla ve keyifle izledi. Ege Deniz, bu tarz oyun gruplarıyla vakit geçirerek, yeni yeni şeyler öğrenmeye devam ediyor. Biz anneler de bebeklerin aşısından ek gıdasına, uykusundan kolikliğine kadar her şeyi konuşarak birbirimizin tecrübelerinden faydalanıyoruz. 
Sizler de bebeğinizin duyusal gelişimini ve motor gelişimini desteklemek için bu tarz oyun grupları oluşturarak bebeğinizle beraber sosyalliğin tadını çıkarabilirsiniz.
Ege Deniz'i ve beni oyun grubuna dahil ederek bizi çok mutlu eden birbirinden harika Kadıköy Annelerine teşekkür ederiz.

Sevgilerle
Meltem LÜLE

Boy Boy Tencere


Ege Deniz'in önüne 4 tane boy boy tencere koyarak kapaklarını kapatmasını istedim. Bazen kapakları kapattı, bazen büyük tencerenin içine küçük tencereyi soktu bazen de kapakları birbirine vurarak ses çıkardı...
El göz koordinasyonu sağlarken, kapakların büyüklüklerine uygun tencereleri arayarak mantık çalışması yapmış olduk.

20 Kasım 2014 Perşembe

Batuşka Müzikli Oyun Grubu




Ege Deniz, 11 aylıkken katıldığımız müzikli oyun grubundan kareler...
Bu oyun grubunda, İngilizce ve Türkçe şarkılar dinleyerek, anne ve bebek tensel temasta bulunuyor. Daha sonra bebeklerin eline çeşitli müzik ekipmanları vererek şarkılar söyledik. Renkli kurdela ve şallarla oynayarak duyusal gelişimlerine katkıda bulunan minikler oldukça keyifli vakit geçirdiler. 
Bu derste bizim için tek sıkıntı malesef ders saatinin hemen hemen her bebeğin uyku saatiyle çakışması oldu. Uykusu gelen bebekler çok fazla odaklanamadılar. Ancak algılarının açık olduğu saatlerde bebeklerin bu etkinlikten ciddi keyif alacağına inanıyorum.
Peki biz burada hangi müzik aletlerini kullandık?

Çıngırak


Marakas


Ses bloğu


Saplı zil


Çıngıraklı yumurta


Peki bebeğin müzikle erken dönemde tanışması ona neler sağlamaktadır?
Öncelikle bebeklerin dokunma, hissetme ve işitme duyuları yoğun olarak çalışmaktadır.
Müzik bebeğin pozitif duyular sergilemesine yardımcı olan, dinginlik veren bir aktivitedir. 
Aynı zamanda grup içerisindeki davranışları bebeğin sosyal gelişimini olumlu etkilemekte ve fiziksel gelişimine de destek olmaktadır.
Bu tarz bir oyun grubuna en az bir kere katılarak bebeğinizin keyfini çıkarmasını sağlayabilirsiniz.
Gruplara katılamıyorsanız da evde mutlaka bebeğinizin hoşuna giden şarkıları söyleyip onunla dans etmenizi tavsiye ederim.

Sevgilerle
Meltem LÜLE





18 Kasım 2014 Salı

Bantlı Sepet



10 aylıkken sepet çalışması yapmıştık. Bu çalışmamızda biraz değiştirdik uygulamayı. Sepetin 2 yanlarından koli bandının yapışkanlı kısmı dışarı gelecek şekilde şerit geçtim, ortasını boş bıraktım. Toplarımızı Delik kısımdan içeri atmasını istedim. Topları atmaya çalışırken bazen bantlara yapışıp kalan topları tekrar sökerek doğru yeri arayarak buldu ve soktu. Yapışan topları çıkarmaya çalışırken el-kol kasları çalışan Ege Deniz, topu doğru yerden sokmaya çalışırken de el göz koordinasyonu sağlamaya çalıştı. İçine attığı topları daha sonra toplayarak top çantamıza aktardık ve Ege Deniz etkinliğini bitirerek ekipmanlarını kendisi topladı.


Sevgilerle
Meltem LÜLE

13 Kasım 2014 Perşembe

Cırt Cırt ve Fermuar Çalışması


Kim demiş 11 aylık bebek fermuar açamaz, cırt cırt sökemez diye.... Ayakkabısının cırtlarını sökmeye bayılan oğlum, birgün ağlarken kucağımda sakinleştirirken koltuk kırlentinin fermuarını açıp kapatarak dikkatini çekmeye çalıştım. 3 gün sonra kendi kendine almış kırlentin fermuarını açmış, iç dolgusunu söküyordu. Ben de hemen keçelerle fermuar ve cırt cırt çalışması yapabileceği bir kırlent yaptım. Ege Deniz ilgi gösterirken hem el ve parmak kaslarını çalıştırdı hem de günlük yaşam becerisi edinmeye başladı. Henüz sadece fermuarı açıyoruz ileri de kapattığını da görmeyi sabırsızlıkla bekliyor olacağım. Cırt cırtları da söküp, tekrar yerine takıyor.

Sevgilerimle,
Meltem LÜLE

7 Kasım 2014 Cuma

Oyun Hamuru Nasıl Yapılır?




 Sevgili anneler,
Oyun hamuru yapmak aslında o kadar basit birşeymiş ki araştırmadan bilinemiyor. Facebook'ta daha önceden bahsettiğim Montessori ile öğreniyorum adlı grupta, değerli bir annemiz tarif paylaşmıştı. Ben de kendisinden öğrendiğim tarifi hemen hazırlayarak Ege Deniz'in oyun hamuruyla tanışmasına basamak hazırladım. Piyasada ufacık kutu oyun hamurlarının ciddi maliyetleri var ve bu tariften sonra o paraları vermeye hiç gerek kalmayacak.
 Evet değerli annelerimiz, sizlerde evinizde renk renk oyun hamurları hazırlayabilirsiniz. İşte tarif;

Malzemeler;

  • 4 fincan un
  • 1,5 fincan tuz
  • 1/3 fincan sıvıyağ
  • Aldığı kadar kaynamış su
  • Parmak boyası
Hazırlanışı;
  • Un, tuz ve sıvıyağı bir kaba alarak çatalla karıştırınız, 
  • Aldığı kadar su ilave ediniz
  • İyice yoğurunuz.
  • Kıvama gelince parçalara ayırıp, her parçayı istediğiniz renk boyayla yoğurunuz.
  • Buzdolabında dinlendirdikten sonra hamurunuz kullanıma hazır.
NOT: Tarifteki fincan kahve fincanıdır. istediğiniz ölçü kabıyla oranları ayarlayabilirsiniz. Buzdolabına koyarken eski oyun hamuru kutularınızı kullanabilir, evde yaptığınız hamurunuzu onda muhafaza edebilirsiniz.

 Biz oğlumla çok eğlendik ve çok keyifli zaman geçirdik, sizlerinde minik kuzucuklarınızla keyifli dakikalar geçirmeniz dileğiyle...

Sevgiler,
Meltem LÜLE

5 Kasım 2014 Çarşamba

Hayvanlar ve Bebekler




Ege Deniz'e montessori ağırlıklı etkinlikler yapmaya çalışıyorum. Bu yazımızın montessori ile biraz bağlantısı olmakla birlikte asıl değinmek istediğim konu hayvanlar ve bebeklerin ilişkisi.
Öncelikle bebeklerinizin veya çocuklarınızın farklı hayvanlara dokunmasına izin vererek hepsinin farklı dokularda, yumuşaklıkta olduğunu anlamasına destek verebilirsiniz. Hayvanlara dokunmayı bu bağlamda montessori ile bağdaştırıyorum aslında. Mesela bizim evde 2 tane köpeğimiz var, Ege Deniz onlarla büyüyor ve sürekli onlara dokunuyor ama ilk kez kediye dokunduğunda o kadar garipsedi ki, çünkü kediler köpeklere kıyasla daha ince ve yumuşak tüylere sahiptirler ve Ege Deniz de bunu fark ederek şaşkınlığını hem dokunmadaki ürkekliğinde hem de yüzünü buruşturma ifadesinde görebildik.
Aynı zamanda hayvan sevgisiyle büyüyen bir bebek, paylaşma, karşılıksız sevgi, merhamet gibi duyguları doruk noktalarında öğrenmektedir.
Gelelim hayvanlarla bebekler birlikte yaşar mı? Bu konu tartışmaya açıktır, kimisi ''asla'' derken kimisi ''kesinlikle'' diyebilir. Benim görüşüm hayvanların bebekler üzerinde çok ama çok olumlu etkileri olduğu yönünde. Ege Deniz'in motor gelişimi çok hızlıydı ve üzerinde köpeklerimizin etkisi olduğuna inanıyorum. Dönme, uzanma, yakalama, emekleme gibi bir çok hareketlerini Ege Deniz köpeklerimiz sayesinde çok erken ve kısa sürede öğrendi.
Köpeklerin salyalarının ve tüylerinin bebekler için tehlikeli olduğunu savunan insanlar da var etrafımızda. Bu konuya da şu şekilde açıklık getirmek istiyorum. Öncelikle köpek salyaları pis değildir, hatta birçok insan ağzından bile temizdir. Köpeklerin salyaları antibakteriyeldir. Bu yüzden köpekler açık yaralarını yalayarak iyileştirirler. Salyadan korkmanıza hiç ama hiç gerek yok. Gelelim köpeklerin tüylerine... Köpekler yılda 2 kere tüy dökme süreci geçirirler, yazlık ve kışlık tüyler diye kabaca adlandırdığımız tüylerini mevsim geçişlerinde değiştirirler. Her yerin tüy olduğunu görebilirsiniz. Ancak köpeklerinizin aşıları tam ve aksatılmadan yaptırılırsa ne bebeklere ne insanlara hiçbir zararı yoktur.
Yani sokakta sahibiyle gezen bir köpek gördüğünüzde bebeğinizi ya da çocuğunuzu kaçırmaktansa bırakın ona dokunmasına izin verin ve bebeğinizdeki mutluluğu izlemenin keyfi de size kalsın.


Sevgilerle 
Meltem LÜLE 

Oyun Hamuruyla Tanışma







Sonunda oyun hamuruyla tanıştık. 10. ayını bitirmek üzere olan Ege Deniz, bugün hamuru sıktıkça çok keyif aldı ve parmak kaslarını çalıştırdı. 


Sevgilerle
Meltem LÜLE



30 Ekim 2014 Perşembe

Ördek Nerde?


2 tane renkli bardağın içerisine oyuncak ördeğimizi yerleştirip, bardakların yerleri karıştırarak ördeği bulmasını istedim. Görsel hafızayı güçlendirmek için yapabileceğiniz çok güzel bir çalışma.



27 Ekim 2014 Pazartesi

Engelli Sepet



Bir sepetin içerisini bebeğinizin ilgisini çeken oyuncak ve nesnelerle doldurun ve sepetin üstünden ipleri bağlayın. Bebeğiniz en sevdiği oyuncağı ya da nesleyi almaya çalışırken hem el kaslarını geliştirecek, hem el göz koordinasyonu sağlayacak hem de neyi nereden nasıl çıkarabileceğini denerken taktik geliştirmeye çalışarak beyin egzersizi yapacak.
Bu uygulamayı daha önceden bahsettiğim facebooktaki ''montessori ile öğreniyorum'' grubundan öğrendim.(aslında tüm uygulamalarımızın fikirlerini bu gruptan ve çeşitli bloglardan öğrendim.) Bu uygulama da çok uzun süre bizimle olacak diye düşünüyorum. Bebeğiniz büyüdükçe farklı tarzlarda yapabilirsiniz. Mesela mıknatıslı bir olta ve içerisine metal nesneler koyup el göz koordinasyonu destekleyebilir ya da maşa yardımıyla nesneleri almasını isteyebilirsiniz.


Sevgilerle...

24 Ekim 2014 Cuma

Folyoya Sarılmış Toplar


Folyoya sardığınız toplar bebeğiniz için değişik bir çalışma olacaktır. Bu çalışmayla el kaslarının çalışmasına destekte bulunabilirsiniz. 

21 Ekim 2014 Salı

Ay Kumu Duyusalı




Ay Kumu
Bu şalışma ile bebeğinizin dokunma, hissetme duygularının üstüne gidebilirsiniz. Ben ay kumunun içine ufak balonlar yerleştirdim ve onları buldukça sakladım. Her seferinde merakla onları içerisinden çıkardı. Kuma dokunmamız yaklaşık 1 saat sürdü. Sadece parmağıyla dokunan Ege Deniz daha sonradan çok büyük keyif aldı.
Gelelim ay kumunu nasıl yapacağımıza... Ben de internette araştırdım ve karşıma çok çeşitli tarifler çıktı. Kimisi sadece un+bebekyağı şeklinde hazırlamış, kimisi un+irmik+bebek yağı şeklinde, kimisi de un+irmik+ayçiçek yağı şeklinde hazırlamış.
Ben de her tarifi önce birer tatlı kaşığı kadar ölçülerle yaparak denedim en güzel hangisi olur diye, ben en çok irmik+un karışımını beğendim. Sadece un olunca pul pul olmadı ama irmik işin içine girince pul pul gerçekten kum hissiyatlı bir yapıda oldu. ben içerisinde ayçiçek yağı ve bebek yağını karışık olarak kullandım. 
Eğer bebeğinizin henüz herşeyi ağzına götürme huyu varsa bebek yağı katmamanızı öneririm.
Bir öneri de şu, okuduğum bir blogta kokulu bebek yağının rahatsızlık verebileceğiydi ben de kokusuz bir bebek yağıyla yapmıştım. Bu da aklınızda olabilir.


Sevgilerle...

13 Ekim 2014 Pazartesi

Gölge Yakalama



Sonbaharda park daha bir güzel, daha sakin. Hava ılık, çocukların bolca dışarda zaman geçireceği çok güzel bir mevsim.
Güzel bir sonbahar günü Ege Deniz'le parka çıktık. Henüz salıncaktan ya da kaydıraktan keyif almıyoruz malesef. Etrafı keşfetmek daha cazip geliyor Ege Deniz'e. Farklı şeylere dokunmak, nesnelerin dokularının farklı olduğunu anlamak çok ilginç geliyor. Çimenlerin ince, yumuşak dokusunun bir bankta olmadığını, bankın dokusunun, taşta olmadığını anlayarak dokunma duygularımızı geliştiriyoruz.
Sonbahar, soğuk, hasta olur mu acaba demeden kendini yerlere atarak özgür olmak isteyen oğlumu parkta yere bıraktım. Güneş o kadar güzel bir açıyla geliyordu ki, Ege Deniz kendisiyle bir hareket eden gölgesiyle saatlerce oynadı. Daha önceden de evde gölgemizle çok oynamıştık ama açık alanın özgürlüğünü yaşamak o gün Ege Deniz'i dünyanın en mutlu bebeklerinden biri haline getirmişti.

Sevgilerle...

25 Eylül 2014 Perşembe

3 Boy, 3 Renk Kapak Çalışması








Bir kutunun üzerine 3 renk yapıştırdığım evaları, 3 farklı renk ve kapak boyutuna göre kestim. Ege Deniz'e kapakları buradan içeriden sokması gerektiğini anlattım. Bu ayda kapak sokmakta biraz zorlansak da kapakların renklerine göre doğru deliklere eşleştiren Ege Deniz el kaslarını çalıştırmaya devam ederek, 1 ay sonra çok başarılı bir şekilde kapakları sokmaya başladı. Bu materyal de bizim en çok vakit geçirdiklerimiz arasında. 
Renk ayrımını görsel olarak başaran bebeğinizi görünce inanamayacaksınız.
ve
El kasları için de çok güzel bir çalışma olacak.

Sevgilerle
Meltem LÜLE

17 Eylül 2014 Çarşamba

Fotoğraf Albümü






Babamız iş dolayısıyla yurt dışına gittiğinde Ege Deniz için eva kullanarak bir fotoğraf albümü yaptım. Babasına cici yaparak özlem giderdi. Daha sonralarda da babamız işteyken albümle vakit geçirmeye başladık. Şuan 11 aylık olan Ege Deniz fotoğraflarda ''baba nerde?'' diye sorduğumuzda göstererek kendisini alkışlıyor.
Montessori ile ilgili edindiğim bir kitapta, bebeğinize aile albümü yaparak kişileri göstermenizi tavsiye ediyor. Zamanla bebeğiniz bu fotoğraf albümünde sorduğunuz kişileri göstermeye başlıyor. Siz de anne, baba, annane, babaanne, dede, teyze, amca vs vs. kişilerin olduğu bir albüm hazırlayarak görsel hafızasını destekleyebilirsiniz.


Sevgilerle...

16 Eylül 2014 Salı

Anne Bebek Yogası


 ''Bebeğim ufak sosyal aktivite yapamıyorum, bi yürüse parkta keyifle oynasak...'' gibi bahanelere artık son vermek gerekmez mi? Bebeğinizi kaptığınız gibi gideceğiniz aktiviteler aslında sandığınız kadar kısıtlı değil. Anne bebek yogası da o aktivitelerden birisi. doğumdan sonra sağlık probleminiz olmadığı takdirde ilk aydan itibaren bu keyifli etkinliğe katılabilirsiniz. 
Ege Deniz, 9 aylıkken Nefess Yoga'da katıldığımız anne bebek yogasından ikimiz de çok keyifli ayrıldık.
Daha önceden hiç yoga yapmamış birisi olarak nedense yogaya da çok ön yargılı yaklaşıyordum. Bu etkinliğe katılma amacım da tamamen oğlum içindi. Ama o kadar rahatlamış ve mutlu çıktım ki ordan; daha önceden yogayla tanışmamış olmama üzüldüm.
Bebek yogasıyla birlikte, bebeğinizin tüm duyu organlarının çalışarak fiziksel gücünün arttığını, vücut sistemleri arası denge ve bütünlüğün sağlandığını biliyor muydunuz?! Ayrıca eğitmenler, bebek yogasının, kolik bebeklere ve gaz sancısı çeken bebeklere iyi geldiğini ifade etmektedir.
Bu deneyimi her annenin bebeğiyle en az bir kere yaşaması gerektiğini düşünüyorum.
Şimdiden hepinize iyi eğlenceler.

Sevgilerle,
Meltem LÜLE

12 Eylül 2014 Cuma

Bant Sökme Çalışması




Yere yapıştırdığım renkli paket bantlarını ve duvar süslerini sökerken el kaslarımızın çalışmasını destekledik.

11 Eylül 2014 Perşembe

SineBebe




Bir çok annenin, doğum yaparak evde çocuğuna bakmaya başladıktan sonra herhalde en çok özlediği organizasyon da sinemaya gitmektir. Aylarca, ''sinemaya gitmeyi çok özledim...'' diyerek hep iç çektim. Daha sonra Kadıköy Anneleri'nin sayfasında ''Sinebebe'' organizasyonunu keşfederek, Ege Deniz 9 aylıkken ilk sinema deneyimimizi yaşadık. Benim için ve Ege için çok değişik bir tecrübe oldu. O etrafı keşfederken ben de sinemanın keyfini yarım yamalak da olsa çıkardım.

Peki Sinebebe nasıl bir proje biraz da bundan bahsedelim. Sine bebe projesi, 0-12 ay arası bebekler ve ebeveynlerinin katılabileceği bir başka sinema projesi. Bu sinemada bebekler için ağlamak, gülmek, yemek yemek, uyumak, gezmek herşey ama herşey serbest. Bizim deneyimimiz Kadıköy Rexx Sinemasında başladı. Her ay 1 seans sinebebe gösterimi yapan Rexx sinemasında sizler de 0-12 ay bebeklerinizle bu deneyimimi yaşayabilirsiniz. 

Kendi yorumlarıma gelecek olursak, öncelikle sinemada birçok anne bulunuyor, gözlemlerimde fark ettiğim en önemli detay bebek ne kadar küçükse anne sinemanın tadını o kadar çıkarabiliyor. Gittiğimde 2 aylık, 3,4 aylık bebekleri olan anneler flimi pür dikkat seyredebiliyorlar. Ancak bebeğinizin ayı arttıkça ve hareketleri hızlanıp, etrafı keşfetme dürtüsü yoğunlaştıkça flimi izlemek biraz zorlaşıyor. Ege 9 ve 10 aylıkken 2 kere sinema deneyimimiz oldu ve 2 si de Ege'yi yürüterek geçti. O yüzden bebeğinizin ilk ayından bebeğinizin hareketlerinin arttığı döneme kadar bu projenin keyfini çıkarmanızı öneririm.

Şimdiden iyi seyirler ;)

Bu projeden haberdar olup, tanışmamı sağlayan sevgili Kadıköy Anneleri'ne de sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum.Eğer siz de bir Kadıköy annesiyseniz bu anneleri ilgiyle takip edeceğinizi düşünüyorum.

www.kadikoyanneleri.com
facebook/kadikoyanneleri
instagram/kadikoyanneleri
twitter/kadikoyanneleri

Web adresi ve sosyal medyadan Kadıköy Anneleri'ni takip edebilirsiniz.


Sevgilerle,
Meltem LÜLE 

14 Ağustos 2014 Perşembe

Buzun Suda Erimesi







Su dolu kaplara evdeki süs bitkilerinden, yaprak ve çiçek keserek koydum, buzluğa atarak dondurdum. Çıkarınca da bunları şeffaf bir kutuda suya koyarak, buzun erimesini anlattım. çiçekleri ve yaprağı tutmaya çalışıp ellerinin arasından neden kaydığına anlam veremedi. Buz eridikten sonra dokunabildiği yaprak Ege Deniz'i çok ama çok mutlu etmişti.



Sevgilerle
Meltem LÜLE

13 Ağustos 2014 Çarşamba

Tencereden Çok İlginç Sesler Çıkıyormuş...







Ege Deniz, 8 aylık olduğunda eline geçen herşeyi sağa sola vurmaya başlamıştı. Artık sesleri keşfetmek istiyor ne kadar yüksek ses çıkarabileceğini merak ediyordu. Ben de eline bir kaşık ve bir tencere kapağı vererek vurmasını istedim. Metal bir nesneden çıkan sesi ilk defa duymuştu ve tınlamasını hayran hayran seyrederek daha güçlü vurmaya başlamıştı. Bu etkinlikle de el göz koordinasyonu sağlayarak, el ve kol kaslarını çalıştırabilirsiniz.

Sevgilerle...

25 Haziran 2014 Çarşamba

Yastığa Tırmanma













Bu uygulamayı daha önceki yazımda bahsettiğim Montessori grubundan öğrenmiştim. Çok değerli bir annemiz, dağcılık oynuyoruz şeklinde adlandırdığı için ben de o şekilde ifade ettim bu oyunu. Yastıkları engebeli ve farklı yüksekliklerde dizerek ulaşmasını istediğiniz noktaya ilgisini çeken bir oyuncağını koyarak ona doğru giderek engelleri aşmasını isteyebilirsiniz. 
Bebeğiniz hırslanarak, kan ter içinde saatlerce uğraşabilir ama sonunda başaracaktır. Bu etkinlikle bebeğinizin almasını istediğiniz oyuncakla odaklanmasını sağlarken, tüm vücut kaslarının çalışmasını sağlayabilirsiniz. 
Unutmayın yastıklar sadece bebeklerin değil daha büyük yaş gruplarının da ilgisini çekmektedir, bu uygulamayla yıllarca oynayabilirsiniz. Çocuğunuzun ilerleyen becerilerine göre zorlukları arttırabilirsiniz.
Montessori eğitim felsefesinde etkinliklerin yaş grubuna göre ayrılmadığını asla unutmayalım. Her etkinliğinizi her yaş döneminde yapabilirsiniz. Örneğin; Ege Deniz bu uygulamayı yaparken emeklemiyordu bile. Şuan 11 aylık oğlum yürüme çalışmalarında ve biz daha alçak yastık koyarak adımlarıyla aşmasını desteklemeye çalışıyoruz. İlerleyen ay etkinliklerinde adımla yastık aşma fotoğrafı da paylaşacağım.



Sevgilerle.

Meltem LÜLE

20 Haziran 2014 Cuma

Kutudan Şal Çekme






Ege Deniz'in bitmiş mama kutusunun kapağını kumbara tarzı keserek, içerisine 3 tane birbirine dikdiğim fularları koydum. Bunları çekerek çıkarması, parmak kaslarının gelişimini olumlu etkilemekte. Aynı zamanda çok keyifli bir çalışma, Ege Deniz, şuan 11 aylık ve hala en favori ekipmanlarımız arasında...

16 Haziran 2014 Pazartesi

Pekmezle Boyama Çalışması




Ege Deniz, 7 aylık olduğunda ilk sanat çalışmasını yaptı. Pekmez ve nişasta ile parmak boyası yapabilir ve çocuğunuzun beyaz kağıt üzerinde nasıl izler bırakarak keyiflendiğini izleyebilirsiniz.
Biz bu etkinlikte çok eğlenmiştik. Mutlu dakikalar geçirirken, egenin parmak kasları da çalıştı.
Ben kağıdı kaymaması için yanlardan masaya bantladım ve egeyi özgür bıraktım. 
Şu notumu da eklemek isterim, kağıt nişasta ve pekmez nedeniyle çabuk yumuşayıp dağılıyor. Ya kağıdı sürekli değiştirerek uygulamanızı yapabilirsiniz ya da çocuğunuzun bu uygulaması için beyaz bir kumaş ayarlayabilirsiniz. Kumaş daha dayanıklı olacağı için etkinliği bölerek çocuğunuzun odaklanmasının bozulmamasını sağlayabilir.

1 Haziran 2014 Pazar

Montessori Eğitim Sistemiyle Nasıl Tanıştım!


  Annelerimizin kulak arkası ettiğimiz bir sözü vardır; ''anne olunca seni de görücez.'' diye. Bu cümleyi duymayanımız yoktur ve eminim hepimiz de burun kıvırmışızdır. Oğluma hamile olduğumu öğrendiğimde eğitim sürecimiz başladı. Nasıl olacak, nasıl yoğurucam elimdeki hamuru, ona nasıl şekil vericem, doğru adımlar ne vs vs bir dünya soru dönmeye başladı kafamda. Ve yine dönerek kendi yetiştirilme tarzıma odaklandım. Oğlumu yetiştirirken annemden çok ilham alacağımı görmeye başladım.
 Annemin beni ve kardeşimi yetiştirme biçimine hep hayranlık duymuşumdur. Odamız hiçbir zaman annem tarafından toplanmadı, çamaşırlarımız katlanmadı, yumurtalarımız soyulmadı. Bunların hepsini bizim tek başımıza yapacağımıza inanan annem, kendi işimizi kendimizin yapması gerektiği mantığını iyice aşıladı bize. Çocukluk döneminde hiçbir arkadaşım bu şekilde kendi işlerini yapmazken, herşey anneleri tarafından yapılırken, ben bu işleri yaparken oflayarak yapardım. Hayatımın ilerleyen yıllarında annemin ne kadar iyi bir yetiştirme tarzı sergilediğini anlayıp onunla gurur duymaya başladım. Özellikle üniversitede yurt yaşantısı içerisinde farklılıklarımı hissettim. Annem her konuda bana ve kız kardeşime güvenmiştir. Çok başarısız müzik, resim, spor girişimlerimiz olsa da annem her zaman desteklemiş, güven vermiş ve başarabileceğimize inanmıştır. Hayatım boyunca özgüvenim yüksek, herşeyi yapabileceğine inanan, elimi her taşın altına sokabilecek bir güçte hissettim kendimi.
 Ege Deniz, henüz karnımda pirinç tanesiyken oğlumu nasıl yetiştireceğimi hayal etmeye başladım. Ve söylediğim cümle hep şuydu ''annemin beni yetiştirdiği gibi yetiştiricem Ege Deniz'i..'' Bunun için bir çok araştırma yaptım. Oğlumun hayata merhaba demesiyle birlikte, internette, kitaplarda bebeklerle ilgili herşeyi araştırmaya başladım. Çeşitli gruplara üye oldum. Ege Deniz 4 aylıkken birgün facebookta sağ tarafta önerilen gruplar arasında ''montessori ile öğreniyorum'' adlı bir grup vardı. (https://www.facebook.com/groups/219868228201234/?fref=ts). Hemen gruba üye oldum, fotoğrafları incelediğimde çok büyük hayranlık uyandıran montessori etkinliklerini araştırmaya başladım.
  Grubun ''dosyalar'' bölümünde ihtiyacım olan her bilgi vardı. ''Montessori kimdir?'', ''Montessori eğitiminin çıkış noktası'', ''Montessori ile ilgili kitaplar'', ''Montessori materyelleri nedir?'' gibi birçok başlığın yer aldığı ''dosyalar'' kısmını ezberlercesine okudum. Daha sonra kendime edindiğim Montessori kitaplarıyla da ufkumu genişlettim. Grupta her yaş grubu çocuk ve birbirinden şahane annelerin etkinliklerini uzunca bir süre izledikten sonra ben de oğlumla beraber Montessori etkinliklerine adım attım.
 Şuan Ege Deniz, 11 aylık oldu. Montessori eğitim yöntemiyle oğlumla beraber çok güzel etkinlikler yaparak hem onun gelişimini destekledik, hem beraber öğrendik, hem beraber eğlendik... Ege Deniz için attığım en önemli adımlardan birisi bu gruba girerek Montessori ile tanışmak oldu.
 Şimdi Ege Deniz ile yaptığımız etkinlikleri arşivleyerek hem kendimize anı olmasını sağlamak hem de bizden sonra Montessoriye gönül verecek değerli annelere fikir oluşturmak.
 Sevgilerle,
 Meltem LÜLE